Pirinç hem Türklerin hem Orta Asyalıların en sık tükettiği besinlerden biridir ve hatta son araştırmalara göre dünya nüfusunun da yarısından fazlasının beslenmesinde önemli bir yer oynamıştır.
Türklerin pirince olan düşkünlüğü ise, Türklerin Çinlilerle olan kültür alışverişinden kaynaklanan pirinç tüketme alışkanlığıyla ilgilidir.
Pirinç, buğdaygiller ailesindendir fakat pişirme süresinde diğer buğdaygillere göre daha fazla su ister.Sıcak iklimli bölgelerde yetişir,pirinç asya toplumlarının başlıca besinidir. Toplanması, üretilmesi oldukça zahmet ve iş gücü ister. Pirincin ekin verdiği yerler ise sürekli çamur akan su içinde olması gereklidir. Duru su, sıtmaya yol açabilen sinekleri çektiği için suyun çamurlu fakat killi olmaması gerekiyor.
Günümüze bakacak olursak, tüm dünyada pirinç yetişiyor fakat %95 oranında en çok Asya'da yetişiyor.Pirinç tüketiminin Asya ülkelerinden sonra en çok olduğu ülkeler ise; İran mutfağı, İtalyan mutfağı, İspanyol mutfağı ve Türk mutfağı olduğunu söyleyebiliriz.
Dünyanın en önemli pirinç üreticileri ise, Çin başta olmak üzere, Hindistan, Tayland, ABD, Vietnam ve Mısırdır. Türkiye'de ise en çok üretilen şehirlerimizde başta Trakya, Balıkesir-Gönen, Kastamonu, Sinop ve Samsun'da üretimi yapılıyor.
Gelin bir de pirincin besin değerlerine göz atalım.
B vitamini, kalsiyum ve demir açısından zengindir. İçerisinde protein ve aminoasitler oldukça fazladır. Fazla miktarda nişasta içerdiği için, hazmı makarna gibi besinlere göre çok daha hızlıdır. Kolesterol içermediği için kolesterol rahatsızlığı olan kişiler rahatlıkla tüketebiliyor. Düşük miktarda sodyum içeriyor.
Sushi için sushiye özel üretilmiş pirinç sirkesiyle tadlandırılmış ve şekli daha oval olan özel sushi pirinci kullanılır. Püf noktalarından biri de pirincin nişastadan iyice arındırılmasıdır.
Sushi pirinciyle ilgili yazımızın sonuna geldik.
Bir sonraki blog yazımızda görüşmek dileğiyle...
Galata Sushi
Yorumlar
Yorum Gönder