Merhaba,
Sushi son dönemlerde birçok yemek seçenekleri arasında belki de en büyüleyici tatlardan biri. İnsanların doğru ya da doğru olmasa da, bu konu hakkında bilgi sahibi olduklarını biliyoruz. Çünkü sushi bazı kesim tarafından çok sevildi, bazıları tarafından ise hala test sürecinde. Tabi bu bizim ülkemizde geçerli bir durum. Türkiye'de sushi severler fazlalaşmaya başladı. Sushiye karşı direnç gösteren kesim ise "sushinin çiğ balıkla yapılıyor" düşüncesinden çıkamıyor.
Biz şefimiz James sayesinde bu çiğ balık yemek istemeyen çoğunluğa pişirerek yaptığımız sushilerimizi öneriyoruz. Tattıktan sonra sanırım ülkede sushi sevmeyen kişi kalmayacak. :)
Başka bir not olarak, doğası gereği mutfak kültürel bir füzyon oyunudur. Tarifler, bileşenleri, tüketildikleri gelenek ve görenekler zamanla değişir. Burada verdiğimiz bilgiler, şefimiz tarafından sağlanan ve araştırma dışında toplanan geleneksel Japon bilgisinden etkileniyor. Yapacağın gibi yap. Önemli olan yemeğinizin tadını çıkarmanızdır.
Tabi tüm bunların yanında yazılarımızda da sushiyi sizlere sürekli detaylı anlatmayı da amaç edindik. İnsan bilmediği ve tanımadığı şeyi sevemez. Önce tanıyalım, sonra tadına bakın ve sonra da aramıza hoş geldiniz:)
Wasabi, Zencefil ve Soya Sosu Hakkında Neler Biliyoruz?
Wasabi söz konusu olduğunda, dünyadaki çoğu insan yanlış anlıyor. Kullandığınız yeşil şeyler… aslında yaban turpu, hardal, tapyoka nişastası ve yeşil gıda boyasının bir karışımı. Gerçek wasabi, MÖ 794'e dayanan Japon botanik kitaplarında bulunan Wasabia Japonica adlı eşsiz bir küçük kök ızgaradan geliyor. Wasabi yiyenlerin çoğuna göre, bitki yaprakları da yenilebilir - salatalarda çiğ, turşu veya cips haline getirilir. Geleneksel olarak kök köpekbalığı cildine karşı rendelenir ve ısıtılmış bitkisel lezzetinin gücünü korumak için on beş dakika içinde yenmelidir.
Sonraki yazımızda diğer detaylara değineceğiz.
Yorumlar
Yorum Gönder